Antik Dönemler

Kapullu Köyü, Beypazarı bölgesinde yer aldığı için tarih boyunca birçok medeniyetin etkisi altında kalmıştır. Beypazarı ve çevresi, Hititler döneminden itibaren yerleşim görmüştür. Hitit İmparatorluğu’nun düşüşünden sonra, bölge Frigler, Lidyalılar ve Persler gibi birçok uygarlığın hakimiyetine girmiştir. Frigler dönemine ait bazı kalıntılar, bölgenin antik dönemlerde önemli bir yerleşim alanı olduğunu göstermektedir.

Roma ve Bizans Dönemleri

Kapullu Köyü’nün bulunduğu bölge, Roma İmparatorluğu döneminde önemli bir ticaret yolu üzerinde yer almıştır. Romalılar döneminde bölge, hem askeri hem de ticari açıdan stratejik bir öneme sahipti. Roma İmparatorluğu’nun ardından Bizans İmparatorluğu’nun kontrolüne giren bu topraklar, Bizans döneminde de önemini korumuştur. Bizans döneminde, bölgedeki dini yapılar ve kaleler inşa edilmiştir. Bu dönemde Kapullu Köyü ve çevresinde çeşitli yerleşim yerleri ve tarım alanları bulunmaktaydı.

Selçuklu ve Osmanlı Dönemleri

11. yüzyılın sonlarında Selçuklu İmparatorluğu’nun Anadolu’ya girmesiyle birlikte bölge, Selçuklu egemenliği altına girmiştir. Selçuklu döneminde Beypazarı ve çevresi, tarım ve ticaret merkezi olarak önem kazanmıştır. Kapullu Köyü de bu dönemde Selçuklu yerleşim yerlerinden biri olmuştur. Selçuklu dönemine ait bazı mimari kalıntılar, köyün tarihindeki bu dönemi işaret etmektedir.
12. yüzyılın başlarında Osmanlı İmparatorluğu’nun Anadolu’da hakimiyet kurmasıyla birlikte Kapullu Köyü, Osmanlı topraklarına katılmıştır. Osmanlı döneminde köy, tarım ve hayvancılık faaliyetleriyle bilinen bir yerleşim yeri olarak öne çıkmıştır. Osmanlı arşivlerinde yer alan kayıtlarda, köyün adı çeşitli şekillerde geçmektedir ve köydeki nüfus, tarım ürünleri ve vergi kayıtları gibi bilgiler bulunmaktadır.

Milli Mücadele ve Sakarya Meydan Muharebesi

Kurtuluş Savaşı sırasında, Kapullu Köyü ve Beypazarı bölgesi de stratejik öneme sahipti. Özellikle Sakarya Meydan Muharebesi, bu bölgenin tarihindeki en önemli savaşlardan biridir. Sakarya Meydan Muharebesi, 23 Ağustos – 13 Eylül 1921 tarihleri arasında Polatlı ve Haymana civarında gerçekleşmiştir. Bu savaş, Türk Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktalarından biri olarak kabul edilir.

Sakarya Meydan Muharebesi sırasında, bölgedeki köyler lojistik destek sağlamış ve halk, Türk ordusuna yardımcı olmuştur. Kapullu Köyü de bu süreçte önemli bir rol oynamıştır. Köy halkı, ordunun ihtiyaçlarını karşılamak için yiyecek, giyecek ve barınma gibi konularda destek olmuştur. Ayrıca, bazı köylüler cephede bizzat savaşmış ve şehit düşmüştür. Bu dönemde köyde yaşanan fedakarlıklar, köyün tarihindeki önemli olaylar arasında yer alır.

Cumhuriyet Dönemi ve Günümüz

Cumhuriyetin ilanından sonra, Türkiye genelinde olduğu gibi Kapullu Köyü’nde de büyük değişimler yaşanmıştır. Eğitim ve altyapı alanlarında yapılan yatırımlar, köyün gelişimini hızlandırmıştır. 20. yüzyılın ortalarından itibaren köydeki nüfus, şehirleşme ve sanayileşme sürecinin etkisiyle azalmaya başlamış, ancak köy, geleneksel yaşam tarzını ve kültürel mirasını korumayı başarmıştır.

Kapullu Köyü, günümüzde hala tarihi ve kültürel dokusunu koruyan, doğal güzellikleri ve sıcak insanlarıyla ziyaretçilerini ağırlayan bir yerleşim yeridir. Köyün tarihçesi, antik dönemlerden günümüze uzanan zengin bir geçmişe sahiptir ve bu geçmiş, köyün kimliğinin ve kültürel mirasının önemli bir parçasıdır.

Kapullu Kalesi ve Mağara

Kapullu Köyü’nün Acı Kuyu mevkiinde bulunduğu belirtilen kale, tarih boyunca stratejik bir öneme sahip olmuştur. Şu anda toprak altında kalan bu kaleden, Ada mevkiine uzanan ve Sakarya Nehri’ne çıkan bir mağara olduğu rivayet edilmektedir. Bu tür yapılar, tarih boyunca savunma, stratejik saldırı ve kaçış yolları olarak kullanılmıştır. Ancak, bu konuda kesin bilgi elde edebilmek için arkeolojik kazılar ve detaylı araştırmalar gereklidir.

İpek Yolu ve Kral Yolu

Kapullu Köyü’nün bulunduğu Beypazarı bölgesi, tarih boyunca önemli ticaret yollarının kesişme noktasında yer almıştır. İpek Yolu’nun köyden geçtiği bilinmektedir. Ancak, Kral Yolu’nun köyden geçip geçmediğine dair spesifik bir bilgi bulunmamaktadır. İpek Yolu, Asya’dan Avrupa’ya uzanan ve ticaretin yanı sıra kültürel etkileşimi de sağlayan önemli bir ticaret yoluydu.

Kapullu Kaplıcası

Kapullu Kaplıcası’nın tarihçesi, Roma dönemine kadar uzanmaktadır. IV. Murad zamanında, Roma döneminden kalma yıpranmış bir hamamın yerine yeni bir hamam inşa edilmiştir. Bu hamam, özellikle güney seferlerine çıkan askerler için mola ve dinlenme yeri olarak kullanılmıştır. Kaplıcanın suları, çeşitli mineraller açısından zengindir ve romatizmal hastalıklar, cilt hastalıkları ve kas ağrıları gibi rahatsızlıklara iyi gelmektedir. Kaplıca, modern tesislerle donatılmış olup ziyaretçilere hem sağlık hem de dinlenme imkanı sunmaktadır.

Kaplıca bölgesinde bulunan taş üzerindeki avcı ve ördek resmi, tarihi ve kültürel açıdan dikkat çekicidir. Bu resim, kaplıcanın yakınlarındaki bir taşın üzerine kazınmıştır. Roma dönemine ait olduğu tahmin edilen bu resim, tarih boyunca bölgeden geçen kervanların ve avcıların burada avlanarak kendilerini doyurduklarını gösteren bir imge olabilir​​.

Bilinmeyen Tarih

Kapullu Köyü’nün tarihçesi, pek çok bilinmeyen ve keşfedilmeyi bekleyen detaylarla doludur. Özellikle Kapullu Kalesi ve mağara hakkında daha fazla bilgi elde edebilmek için arkeolojik kazılar ve detaylı araştırmalar gereklidir. Aynı şekilde, taş üzerindeki resmin tam anlamı ve önemi de hala araştırılmaktadır. Bu tür tarihi unsurlar, köyün zengin tarihini ve kültürel mirasını daha da derinleştirmektedir.